Mescid-i Aksa’ya 27 Kez Baskın
Bakanlık tarafından yapılan açıklamaya göre, işgal güçleri ve fanatik Yahudiler, Mescid-i Aksa’ya 27 kez baskın düzenlemişlerdir. Ayrıca, Harem-i İbrahim Camii’nde 51 kez ezanın yasaklandığı belirtilmiştir.
Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in, İsrail polisine fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa’nın her yerinde dans etmelerine ve şarkı söylemelerine izin verilmesi talimatı verdiği bildirilmiştir.
Fanatik Yahudilerin, İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa avlusunda yüksek sesle ilahiler söylediği ve Talmudik ritüeller gerçekleştirdiği vurgulanmıştır. Bu uygulamaların Mescid-i Aksa’nın kutsallığına açıkça saygısızlık olduğu belirtilmiştir.
Harem-i Şerif’in Rahmet Kapısı yakınlarında Siyonist bir müzik grubunun Talmudik bir dini müzik çaldığına dikkat çekilmiştir. Bu durumun Aksa’nın Yahudileştirilmesine ve Talmud ritüellerinin dayatılmasına yönelik tehlikeli girişimlerin arttığını gösterdiği ifade edilmiştir.
Harem-i İbrahim Camii’nde Kısıtlamalar
Bakanlık, temmuz ayı boyunca Harem-i İbrahim Camii’nde ezan okunmasının 51 kez engellendiğini duyurmuştur. Ayrıca, müezzinin camiye girişinin kasten engellendiği ve doğu kapısıyla pencerelerin 8 aydan fazla süredir kapalı tutulduğu belirtilmiştir.
Bu ihlallerin, Filistin kimliğini silmeyi ve işgal altındaki topraklarda İsrail egemenliğini dayatmayı amaçlayan sistematik sömürge politikasının bir parçası olduğu vurgulanmıştır.
Açıklamada, uluslararası topluma ve insan hakları örgütlerine, kutsal mekânların korunması için acil müdahale çağrısı yapılmış, Filistin halkından da Mescid-i Aksa ve Harem-i İbrahim Camii’nde her gün namaz kılmaları ve bu mekânlarda bulunmaları istenmiştir.
Filistinlilerin varlığının, bu mabetleri Yahudileştirme politikalarına karşı en güçlü savunma gücü olduğu vurgulanmıştır.
Harem-i İbrahim Camii’ne Yönelik İhlaller
Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’nın çevresinde yer alan El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camii, Mekke’deki Mescid-i Haram ve Medine’deki Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa’dan sonra en kutsal dördüncü cami olarak kabul edilmektedir.
İsrail’in 1967’den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria’nın El Halil kentinde bulunan cami, El Halil Camii Katliamı olarak tarihe geçen bir saldırı sonrasında kısmen Yahudilere ayrılmıştır.
Caminin bölünmesinden sonra, Hazreti İshak ve eşinin kabirleri Müslümanlara ayrılan kısımda kalmış, diğerleri ise Yahudilere ayrılan kısımda bırakılmıştır.
Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin ve İsrailli bakanların Harem-i İbrahim Camii’ne yaptığı baskılar dikkate alınırken, İsrail’in geçmişte ramazan ayında camiyi tamamen Müslümanların ibadetine açmaması eleştirilmiştir.