Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

OMÜ Nöroloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Hüseyin Alparslan Şahin: Unutkanlık Hafife Alınmamalı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Alparslan Şahin, unutkanlığın hafife alınmaması gerektiğini vurgulayarak, “Herkes ufak tefek şeyler unutuyor. Bu günlük yaşamımızı olumsuz etkilemiyor. Ama etkilemeye başladığı zaman veya yakın çevremiz de bizim unutkanlığımızdan haberdarsa onlar da bunu gözlüyorsa muhakkak ertelenmeden hekime gidilmeli” dedi.

Şahin, uzun yıllar demans, Alzheimer ve Parkinson hastalıkları üzerine çalışmalar yaptığını belirterek, belirli bir yaşın üzerinde unutkanlığın normalleşmesine izin verilmemesi gerektiğini ve bunun toplumda hala varlığını koruduğunu dile getirdi. Alzheimer hastalarının ilaç uyumsuzluğuna dikkat çeken Şahin, ilaçların ömür boyu kullanılması gerektiğini vurgulayarak, hastaların ilaç kullanımını düzenli bir şekilde sürdürmelerinin önemli olduğunu belirtti.

Alzheimer hastalığının tedavisi konusunda son yıllarda geliştirilen ilaçlar hakkında da bilgi veren Şahin, tedavi sürecinde devam eden çalışmaların önemine değindi. Aktif bir yaşamın hem beyin hem de kalp sağlığı için faydalı olduğunu belirten Şahin, spor yapma, sosyal etkinliklere katılma gibi aktivitelerin Alzheimer hastalığından korunmada etkili olduğunu söyledi.

Genetik faktörlerin Alzheimer hastalığı riskini artırdığını belirten Şahin, her unutkanlığın önemsendiği ve ciddiye alınması gerektiği üzerinde durarak, ailede Alzheimer hastası bulunması durumunda riskin arttığını ifade etti. Kronik uykusuzluk, kötü beslenme ve zararlı alışkanlıkların demansı doğrudan yapmasa da riski artırabileceğini belirtti.

Unutkanlık konusunda yaşanan sorunlar karşısında hekime başvurmanın ertelenmemesi gerektiğini vurgulayan Şahin, her unutkanlığın ciddiye alınması gerektiğini ve erken tedavi ile hastalığın etkilerinin hafifletilebileceğini sözlerine ekledi.

Aktif bir yaşam sürmek beyin ve kalp sağlığı açısından önemlidir

Prof. Dr. Hüseyin Alparslan Şahin, Alzheimer hastalığından korunmak için önerilerde bulunarak, sağlıklı beslenme, spor yapma, sosyal etkinliklere katılma gibi aktivitelerin beyin sağlığına olan olumlu etkilerine dikkat çekti. Omega 3, ginkgo biloba gibi supplementlerin ise etkili olmadığını belirtti.

“Ailede Alzheimer hastası bulunması riski artırır”

Her unutkanlığın değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Şahin, ailede Alzheimer hastası bulunması durumunda kişinin riskinin arttığını, genetik faktörlerin rol oynadığını sözlerine ekledi.

Unutkanlığın günlük yaşamı olumsuz etkilemeye başladığı durumda hekime başvurulması gerektiğini belirten Şahin, hafife alınan unutkanlığın ciddi sonuçlara yol açabileceğini vurguladı.

Related Posts

Dar gelirli ailelere ücretsiz tüp bebek desteği başladı

Gaziantep’te doğal yollarla çocuk sahibi olamayan dar gelirli 200 aile için tüp bebek projesi hayata geçirildi.

Dünya genelinde pek çok ülke, sıcak hava dalgalarına karşı teyakkuza geçti

Dünya genelinde ülkeler, bu yıl mevsim ortalamalarının üzerinde seyreden sıcaklıkların olumsuz etkileriyle mücadele ediyor. Mevsim normallerinin üzerine çıkan ortalama sıcaklıklar, bu yıl pek çok ülkede yeni rekorlar kırdı.

Kahveye protein tozu atıp içiyorlar! Jet hızıyla yayıldı: ‘İlk sinyali böbrek ve kalpte verir’

Protein tozunun ne kadar doğru kullanıldığı hâlâ tartışma konusuyken, sade kahveyle karıştırılarak hazırlanan ‘Proffee’ akımı tüm dünyada hızla yayıldı. Sosyal medyada farklı tariflerle paylaşım rekorları kıran bu trend, özellikle sabah aç karnına tüketilmesiyle dikkat çekiyor. Ancak uzmanlar, bu popüler içeceğin sanıldığı kadar masum olmadığını söylüyor.

Kenelere dikkat! Yaz aylarında artan KKKA vakalara karşı ne yapmalı?

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Hastane Enfeksiyon Kontrol Kurulu Başkanı Doç. Dr. Gamze Kalın Ünüvar, yaz aylarında artan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarına karşı önemli uyarılarda bulundu.

Kalp krizi değil, ‘Kırık Kalp Sendromu’! Üzüntü, korku, kayıp tetikleyebiliyor!

Kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan bu durumun, çoğunlukla duygusal şoklara verilen biyolojik bir yanıt olarak geliştiğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yoğun stres veya duygusal travmaların tetiklediği ve kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan ‘kırık kalp sendromu’ hakkında bilgi verdi.

Konuşulmayan yan etkiler: Uyumak uğruna ne kaybediyoruz?

Uyku ilaçları ya da bitkisel destekler kullanan pek çok kişi kusma, halsizlik, saç dökülmesi gibi yan etkileri yaşasa da bunları paylaşmıyor. İlacın etkisi geçince kilolar geri geliyor, uyku tekrar bozuluyor. Sosyal medyada anlatılanlar çoğu zaman eksik, hatta yanıltıcı.